Bugün burdayız çünkü son haftalarda olanlarla ilgili dehşete düştük ve halen endişeliyiz.
Ve başka türlü de yapamazdık (gelmemezlik edemezdik)
Küçük çocuğumuzla böylesine uzun bir yolculuk ve kalabalık bizi elbette düşündürdü.
Ancak son "BAĞIMSIZ DÜŞÜNEN" toplantılarında hep oldukça huzurlu bir atmosfer yaşadığımızdan ve kendinizi her zaman geri çekebileceğinizden ve bizim için ÇOK ÖNEMLİ olduğundan gelmeye karar verdik.

ADALET için burdayız ve ÖZGÜRLÜK istiyoruz. Kararlarımızı kendimiz vermek istiyoruz. Ve bu bizim için en önemlisi. Çünkü son 4-5 aydır arkadaş çevremizde de bölünmeler oldu. Ve insanların kendi sosyal yasalarından bu kadar etkilenmesinin normal olduğunu düşünmüyoruz.
Ve biz bunu istemiyoruz. Biz kendi özgürlüğümüzü istiyoruz. Başka bir şey değil. Biz çalışabilmek de istiyoruz. Bunu daha fazla sürdüremiyoruz. İşimiz çöküyor. Çünkü nihayetinde birlikte çalıştığımız iş yerleri kısmen iflas etti. Ve bu bizim için artık kabul edilemez ve çekilemez halde.

Bu tartışmanın toplumu böylesine bölmüş olmasının, bu kadar farklı fikrin oluşmasının ana sebepleri sizce nedir?

Sanırım... Öncelikle merhaba.
Bence bu medyanın yeterince bilgilendirmemesinden ve ürettiği korkudan kaynaklanıyor. Şimdi KenFM'i kastetmiyorum ama ARD ve ZDF'yi kastediyorum.
Tüm bunların çok tehlikeli olduğu, hepimizin öleceğini haberleri pompalanıyor. Kısmen rakamlarla oynanıyor. Mesela son olarak Amerika'da yani ABD'de 130 milyon ölü olduğunu söylediler. Herhalde bir hata oldu veya bir sıfır fazla söylediler. Ama bu kontrol edilmedi.
Mesela yüz maskeleri... Doğru olduğunu düşünen herkes maske taksın ama ben hiçbir şeye zorlanmak istemiyorum.
Aynısı aşı için de geçerli. Aşı olmak isteyen olsun ama aşı olmaya zorlanmasın. İşte bunlar burda olmamızın asıl nedenleri. Ve insanların özgürlüğü, başka bir şey değil.

Maske takma zorunluğu olan sınavlara girmiştim. Ve doktordan tıbbi muafiyet belgesi aldım. Sınavlara maskesiz girebilmek için. Ve bunun dışında (maske zorunlu sınavlar) öğrencilerin maske takmadıklarını gördüm. Ve 2 saat boyunca maske takıp sınava girmenin oldukça zor ve uygunsuz olduğunu düşünüyorum.

Eve geldiğinde bu tip olayları duyduğunda, kendi geçmişinle kıyasladığında ne hissediyorsun?

Tabi ki çocuklarımla ilgili büyük endişe duyuyorum.
Mart'ta bütün bunlar başladığında...
Ben de herkes gibi marketlere hücum edenlerden biriydim. Çünkü neler döndüğünün farkında değildim.
Bizim için, çocuklarım için endişelendim ve sonra deli gibi araştırma yaptım, bilgi topladım.
Ve sonunda tehdidin meğerse o kadar da büyük olmadığını anladım.
Fakat medyada olayların hep abartıldığı görüldü ve bu da sanki yapay olarak her şeyin canlı tutulmak istendiği izlenimini yarattı bende biraz.
Bu da beni tabi daha da şüphelendirdi.

Köln'den geliyorum. Sabah 04:00'de kalktım. 600 km yol yaptım. Çünkü bu ortamı görmek ve "ben de varım" demek istedim.
Ve varlığımla hükumetimize işlerin böyle devam edemeyeceğini ve halkın da böyle düşündüğünü göstermek istedim.
Medya tarafından göstericiler hep kötülendi, hepsi NAZİ dendi.
Şu an burdaki atmosferi nasıl buluyorsun?
O kadar rahatladım ki... Gerçekten halkın içinden, çocuklu insanlar, aileler görmek...

Burda yaşananlar çok dokunaklı...
Sevgi dolu yürekler...

BARIŞ !

ÖZGÜRLÜK !

BARIŞ !

ÖZGÜRLÜK !

BARIŞ !

ÖZGÜRLÜK !